“It’s never too late or, in my case, too early to be whoever you want to be. There’s no time limit, stop whenever you want. You can change or stay the same, there are no rules to this thing. We can make the best or the worst of it. I hope you make the best of it. And I hope you see things that startle you. I hope you feel things you never felt before. I hope you meet people with a different point of view. I hope you live a life you’re proud of. If you find that you’re not, I hope you have the strength to start all over again.”
Filmin düşündürdükleri:
(1) Çok güzeldi, çok düşündürücüydü, sanki hep yazıp çizip konuştuklarımızı biri en iyi nasıl anlatırım diye düşünüp bir de filme çekmişti. Çok heyecanlandım izlerken. Hem huzursuz hem de motive oldum. Özgür olduğumu, hala ne istiyorsam peşinden gidebileceğimi hissetmek kalp atışlarımı hızlandırdı, kollarım karıncalandı. İyi ki bu filmi 60 yaşında izlemedim diye düşündüm. Şu satırları yazarken de aklımdan eğer şu an 60 yaşında olsam ve bu filmi arkadaşlarımla yeni izlemiş, eve dönmüş olsaydım büyük ihtimalle şu anda buraya bir hayat muhasebesi yazısı yazıyor olurdum diye geçiyor.
(2)Brad Pitt kadar yakışıklı kaç adam daha var yer yüzünde bilmiyorum ama kendisini sadece seyretmek bile bir keyif. İnsan gözlerini alamıyor, böyle bir gülümseme, böyle bir ifade, o bakışlar, insanı kendinden geçirebilir sanırım. Hayatta gözümü bu derece okşayan az şey gördüm!
(3)Hikayesi olan bir aşkın yerini hiç bir şey tutmaz. Uzun zamandır kafamda evirip çevirdiğim bir başka konu da bu. Genelde bu devirde yaşanan hikayesiz, dengi dengine, düzeyli ve rutin ilişkilerden uzak durmam gerek benim. Olması gerekiyor diye bir şey yapmamam gerektiğini bir kere daha anladım. Ben hikayesi olan bir aşk istiyorum. Herkesin bir hikayesi var demesin kimse bana. Elbette her ilişkinin bir tarihçesi var ama hepsinin hikayesi yok.
(4)Sırlı hikayeleri sevdim hep. Bir şeyi ne kadar az insan bilirse o derece değerli olduğuna ilişkin inancım hep vardı ve olacak sanırım. İki kişinin bildiği sır değildir derler. Bu konuda o derece dar düşünmemek lazım. Kimsenin karışmadığı, fazla insanın müdahil olamadığı, arkasından konuşup, maydonoz vazifesi göremediği sadece bize ait ilişkiler yaşanmalı. Şahsen ben zaten karakter olarak son derece kıskanç bir yapıya sahip olduğum için ilişki sadece benim ve onun arasında olabilir, bizim sırrımız, bizim hikayemiz olabilir. Bunun dışındaki herkes dışarıda kalmaya devam etmeli.
(5) Kim olmak istiyorsak o olalım, nasıl yaşamak istiyorsak öyle yaşayalım, biz kimseye karışmayalım, kimse de bize karışmasın.
“Along the way you bump into people who make a dent on your life. Some people get struck by lightning. Some are born to sit by a river. Some have an ear for music. Some are artists. Some swim the English Channel. Some know buttons. Some know Shakespeare. Some are mothers. And some people can dance.”
“Your life is defined by its opportunities… even the ones you miss. “