Monthly Archive Browsing Month: Şubat 2010

Browse by:
düşündüm ki..., kişisel

An Education: Anglo-saxon Versus Francophone, London or Paris?

Paris mi Londra mı? Böyle bir seçimle karşı karşıya kaldığımızda  sanırım çoğunluğun seçimi Paris’ten yana olacaktır. Bunun nedeni Paris ve Londra’nın insanların kafasında yarattığı imgelemeden kaynaklı. Paris her zaman güzel restoranları, caféleri, sokakları, ferforje balkonları, yazarları, şairleri, bohem hayatı, zerafeti ile anılır. Fransız chansonları, sineması, mutfak kültürü pek çok insanı büyüler. Chanel, Louis Vuitton kadınların gönlünde çoktan…

kişisel

ne yazsam bilmiyorum

Ne yazsam… Kaçıp gitmek istediğimi mi? Aslında herşeyden ne kadar bunaldığımı mı? Candan Erçetin’e ne kadar gıcık olduğumu mu? Blog yazmayı ne kadar sevdiğimi mi? Dünyada daha ne kadar çok görecek, tadacak, yaşayacak şey olduğunu düşündükçe heyecanlandığımı mı? Aslında hem ne kadar şanslı hem de ne kadar şanssız olduğumu mu? Kararsız insanlardan ne kadar nefret…

lezzet

Sucuklu Yumurta

Hani bir tabir vardır iyi yemek yapamayanlar için kullanılan, yumurta bile kıramaz derler. Oysa benim kanaatimce yağda yumurta yapmak bir beceri işi. Cumartesi günü akşam üstü Adam’ın hazırladığı sucuklu yumurtanın yanında, üzerinde zeytin yağı gezdirilmiş ve kekikle tatlandırılmış domatesler o kadar hoşuma gitmiş olmalı ki, sabah uyanır uyanmaz bu sabah ben de sucuklu yumurta yapmalıyım dedim.…

film

3 yeni film

Geçenlerde Laterna’da oturup rakı içtiğimiz akşam acaba geçen sene bu zamanlar ne yapıyorduk diye konuşuyorduk.  Ben hatırlayamamakla birlikte aslında bunun cevabı çok basit dedim. Blog bana bu konuda yardımcı olacaktır. Açtım geçen yıl Şubat ayını bir de baktım ki bol bol film izleyip, müzik indiriyormuşum. Hatta o sıralarda bloğumun bir de playlisti varmış. İş, güç…

kişisel

Mortal Combat

Bu haftasonu da su gibi akıp geçti. Cumartesi günü öğleden sonra saat 4’e kadar çalıştım. Gerçi artık standart olduğu için zaten haftasonu tam 2 gün tatil yaptığım da şaşırıyorum ben. Çıkınca doğru Bilkent’e gittim. Gece eve döndüğümde saat 2’ye geliyordu. Değişik bir öğleden sonra ve akşam oldu çünkü hayatımda ilk kez elime x-box konsolunu aldım. Ben…

Ankara, gezi, iş hayatı

Uzun zamandır

pek yazamadığımın farkındayım. O yüzden daha fazla ertelemek yerine bugün kısa kısa notlarla yaptıklarımı özetlemek istedim: 1-Bu ara işte çok sinirliyim. Uzun soluklu bir çalışmayı bitirdik ve ben cidden ara vermeye ihtiyacım olduğunu hissediyorum. Bu 2 gündür bir parça hafifledi tempo o yüzden çok da mutluyum. Hoş tempo hafifken de sinirlenmeye devam edebiliyorum. Çare patchworke…

kişisel

saç fırçası ve terlik

Bavul hazırlarken, bir kaç günlüğüne bir yere giderken, spor salonuna giderken sıklıkla evde unuttuğunuz bir şey var mıdır? Ben terliklerimi ve saç fırçamı unutan biriyim. Neden özellikle bu ikisi bilmiyorum. Bugün akşam bir istisna yapıp işten spora gittim. Renewa’nın kapısından içeri girdiğimde saat 16.30’du.  Sporumu yapıp mis gibi duş aldım sonra bir baktım yine saç…