Browse by:

Kısa bir GAP Gezisinden Notlar 2: Göbekli Tepe, Harran, Urfa ve Halfeti

Sonunda yaz gelmişken, üstelik sıcaklar bizi yavaş yavaş bunaltıyorken nereden çıktı bu GAP yazıları diye düşünüyorum. Tahmin etmesi çok zor değil tabi çünkü bunların hepsi tembellikten. Aylardır buralara uğramamak için çok güzel bahanelerim oldu. Hayatımız yeniden çok büyük değişimlerin eşiğinde. Hepsi güzel şeyler. Ama sonra anlatacağım bunları birer birer. Üstelik GAP gezisinin ardından 2 güzel…

Kısa bir GAP Gezisinden Notlar 1: Adıyaman ve Nemrut

Türkiye’nin doğusunu keşfetmek için bu kadar yıl neden beklemişim acaba? Yine de ne mutluyum ki, Avrupa’nın belli ülkelerini kendi ülkemden daha iyi bildiğim yıllar yavaş yavaş geride kalıyor ve artık her fırsatta 783 bin kilometre kare yüzölçümüne sahip Türkiye’nin başka bölgelerini, yörelerini, insanlarını, yemeklerini, mimarisini keşfedebiliyorum. Yavaş yavaş ilerleyen bu sürecin her yeni bölümü bir heyecan…

Mardin Yemekleri: Cercis Murat Konağı ve Bağdadi Restaurant

Mardin’deki iki akşamımızın ikisinde de Mardin’in iki ünlü restoranına gittik. Cercis Murat Konağı ve Bağdadi Restoran. Cercis Murat Konağı’nın İstanbul’da da bir şubesi varmış. Gitmeden 3 hafta kadar önce Mardin’de otel kalmadığını öğrenince ben ilk iş internette  nerede yemek yenir diye bir araştırma yaptım. Otellerde yer yoksa yemek yiyecek yer de yok demekti. Hem Cercis…

Mardin: Dara Antik Şehri, Mor Gabriel Manastırı ve Midyat

Deyrülzafaran Manastırından ayrıldıktan sonra, Mardin’e yaklaşık 30 kilometre uzaklıkta bir Antik şehri gezeceğimizi söyledi rehberimiz. Antik dönemlere ilgi duymakla birlikte Mardin’de karşımıza ne kadar etkileyici bir şeyin çıkabileceğinden çok emin değildim. Dara’yı ilk gördüğüm anda nasıl olup da şimdiye kadar böyle bir yerden haberim olmadığını anlamakta zorlandım. Türkiye’nin tanıtımında bol bol kullanılan Topkapı Sarayı, Efes, Meryem…

Mardin: Kasımiye Medresesi, Deyrülzafaran Manastırı

Güneydoğu gezi notlarına devam ediyorum. Gece Mardinde ne yapılır, nerede yenir yazılarını sona bırakıyorum ve Mardin’in içini değil ama civarını gezidiğimiz ikinci günümüzle devam ediyorum.  Bu arada biz Hilton Garden In’de  kaldık. Mardin’e giden herkes tarihi bir konakta kalınmasını tavsiye ediyor ancak biz zaten yer bulamadığımız için seçme şansımız da olmadı. Yine de Hilton’dan çok memnun…

Batman: Malabadi Köprüsü & Hasankeyf

Diyarbakır’dan sonra Malabadi Köprüsü’ne doğru yola devam ediyoruz. Köprü Artuklular zamanından kalmış  yaklaşık 1000 yıllık bir köprü. Tam Diyarbakır-Batman İl sınırında. Artuklular köprüyü yaptıktan sonra her iki ucuna da bekçi dikerek geçenlerden geçiş ücreti almışlar. Köprünün her iki ayağında görünen pencereler yolcuların konaklayabilecekleri odalar.  O döneme göreDünyanın en geniş kemerli köprülerinden biri olduğu söyleniyor.  Öyle…

Diyarbakır : Sülüklü Han, Hasan Paşa Hanı, Erdebil Köşkü, Ulu Cami, Mar Peytun Keldani Kilisesi, Surlar, Keçi Burcu

Yine yazmaya epeyce ara verdim. Sebebi hem insan vaktinin çoğunu sokakta geçirirken yazmaya fırsat bulamıyor hem de ülke gündemi cehennemi ayaklarımızın dibine serdiği için olsa gerek yazma şevki kalmıyor. Aslında Güney İspanya yazılarına devam edecektim ama sıcak sıcak bir başka geziden dönmüşken önce onu anlatmak istedim.  O yüzden İspanya yazılarını biraz daha erteleyerek 19 Mayıs tatilinde…

Kısa bir Gaziantep Turu

Geçen hafta Salı günü bir toplantı için Antep’e düştü yolumuz. Güzel toplantının üzerine şehir  de o kadar iyi geldi ki bize anlatamam. Antep’e ilk gitme teşebbüsümüz Ocak ayındaydı. O gün öyle bir kar yağdı ki bütün Türkiye’ye bırakın uçmayı, Atatürk Havalimanına ulaşmak mümkün olmadı.  Bu defa yola çıktığımızda İstanbul’a bir bahar havası hakimdi. Sıkıntısız varacağız…